Sizler İçin Sizlerleyiz.. Web Sitelerimizin Yapılandırılma Sürecinde Çeşitli Aksaklıklar Yaşanabilmektedir..

kurumsal@inanpsikoloji.com +90 (532) 492 41 57

Cinsel İstismar Belirtileri Nelerdir

Cinsel yönden istismara uğramış olan çocukta hem cinsel duygular hem de cinsel tutumlar normal gelişimlerinden sapar ve uygun olmayan biçimler alabilir. Çocuk cinsel istismarının mağdur açıdan sonuçları, yalnızca olaya ve ilgili kişilere ilişkin etmenlere değil, olayın öncesindeki ve sonrasındaki koşullara da bağlıdır. İstismar ne zaman başlamış, ne kadar sürmüş ve tekrarlamış mıdır? Çocuğun yaşı, gelişim düzeyi, kişilik özellikleri ve başa çıkma potansiyeli, istismarın çocuk üzerindeki sonuçlarının etkisinin hangi düzeyde olacağını belirleyen önemli değişkenlerdir. Çoğu çocuk için olay nahoş ve korkutucudur. Fakat kısa süreli, rastlantısal ve fiziksel sonuçları olmayan çoğu olaylarda çocuğun tepkisi, hemen hemen tümüyle çocuğun böyle bir olaya hazırlanmışlığına ve eğer başkalarına söz etmişse, çevrenin tepkilerine bağlıdır. Eğer çocuk cinsel eğitim görmüşse, cinsellikten genellikle korkmuyorsa ve cinsel istismar konusunda temel bilgilere sahipse yabancılarla rastlantısal ve kısa süreli cinsel içerikli karşılaşmaların ciddi ve kalıcı etki yapma olasılığı düşüktür. Böyle durumlarda çocuk genellikle teşhise arkasını dönmek, fiziksel temasa ilişkin önemi ve çabaları reddetmek gibi uygun tepkiler gösterir (11).

Çocuk hiç cinsel eğitim görmemişse, cinsellik onun için korkutucu, yasak ve suçluluk yüklüyse, göreceli olarak zararsız karşılaşmalar bile, panik tepkilere ve uzun süreli suçluluk duygularına ve anksiyeteye yol açabilir. Ana- baba ve eğitimciler korku, panik, olayı büyütme çocuğa yalan söylendiğini, olaydan dolayı suçlu ve kirlenmiş olduğunu hissettirme gibi tepkiler gösterirlerse, çocukta da benzer tepkiler görülebilir (11).

Cinsel istismara uğramış çocuklarda korku ve fobiler, uyku ve yeme bozuklukları, depresyon, suçluluk duygusu, kendini aciz ve çaresiz hissetme, nedensiz ağlamalar, güven kaybı, utanma, sinirlilik, saldırganlık, kendini ayıplama, somatik problemler, karşı cins gibi davranma, vücudunun gördüğünden korkma, sürekli kendi cinsinden çocuklarla oynama, cinsiyet hakkında çok fazla düşünme karşı cinsten olarak doğmayı isteme, kendine yönelik saldırı hareketlerinde bulunma ve kimi zaman intihar etme sıklıkla görülen davranışlardır (1)

Genel olarak küçük yaşta yaşanan istismarın daha ağır psikolojik etkileri olacağı söylenebilir. Kişilik gelişimi ve başa çıkma potansiyelinin oluşmasında en kritik dönem, okul öncesi döneme kadar ilk çocukluk dönemidir. Bu dönemde özellikle aile içinde yaşanan istismar, çocuğun gelişiminde önemli sorunlar yaratabilir. İstisna gerçekleşen kişinin çocuğa yakınlığının psikolojik etkilenme düzeyinin artırdığı söylenebilir (12).

Cinsel istismarın bazı türleri diğerinden daha ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Çocuğun yaşı olgunluk düzeyi ve mağdur ile fail arasındaki ilişki de dikkate alınmalıdır. Çocuğun bir yabancı tarafından istismar edilmesi, ana-babadan biri tarafından istismar edilmesiyle karşılaştırıldığında olayın çocuk açısından anlamı farklıdır. Değerlendirmede önemli olan bir başka nokta da mağdurla fail arasındaki yaş farkı ve ilişkinin süresidir (13).

Cinsel istismar bir gurup bozukluk için risk etmeni olarak kabul edilmektedir. Kaygı bozuklukları, uyku bozuklukları, bedensel yakınmalar ve korku tepkileri, dikkat eksikliği ve hiperaktive bozukluğu, ikincil enürezis ve enkoprezis cinsel istismara uğrayanlarda daha çok ortaya çıkar. İstismarın erken döneminde amnezi, aşırı fantezi kurma, trans benzeri durumlar ve uyurgezerlik ortaya çıkabilmektedir. Bu çocuklarda konversiyon tepkilere de yüksek oranda rastlanılmaktadır.

Cinsel istismar yaşamış çocuklarda yüksek oranda depresyon gözlenmekte ve kurbanın benlik saygısı ciddi hasara uğramaktadır. Bu çocuklarda intihar düşünceleri ve girişimleri sık görülmektedir. Erişkin yaşta başlayan majör depresyon, çocuklukta cinsel istismar ilişkileri bulunmuştur (14).

Öfke tepkileri, zayıf dürtü kontrolü, karşı olma, aşırı duyarlılık, yoğun suçluluk, kişiler arası ilişki kurma ve sosyal ilişkileri sürdürme becerisi zayıftır. Bu kişilerin ya ilişki kurmaktan kaçındıkları ya da aşırı yakınlık gereksinimi duyup çok sayıda fazla beklentili ve kontrol edici ilişki kurdukları gözlenmektedir. Yüksek riskli cinsel eylemler, cinsel istismara uğramış insanlarda daha sık görülmektedir. Cinsel taciz öyküsü olan kadınlarda daha erken başlangıçlı cinsel yaşam, daha fazla oranda ergenlik çağında gebe kalma, birden fazla cinsel eş, korunmasız cinsel ilişki ve cinsel yolla bulaşan hastalıkların sıklığında artma saptanmıştır. Ayrıca cinsel istismar olan çocukların daha fazla cinsel saldırıda bulunduğu da bildirilmektedir (14).

Cinsel istismara uğramış çocuklarda davranış sorunlarının görüme sıklığı fazladır. Davranış sorunlarının başında cinsellik içeren davranışlar vardır. Mağdur cinsel uyarılara karşılık vermeyi öğrenmiştir. Bu gençlerin kendilerini cinsel meta haline getirdikleri görülmektedir. Çünkü bunlar kendilerinin yalnızca cinsel amaçlarla istendiklerini öğrenmişlerdir. Bu gençlerde kendine zarar vermek sıklıkla görülebilir. Uyuşturucu veya alkol kullanmayı çıkar yol olarak görürler veya evden kaçarlar.

Cinsel istismarda klinik bilgiler kimi sorunların ortaya çıktığını göstermektedir. Bu sorunlar arasında düşük benlik saygısı, ilerideki cinsel uyumda zorluklar ve fahişelik ya da tam tersi cinsel etkinlikten tamamen kaçınma yer almaktadır. Cinsel istismarda, okul ortamları açısından dört ipucu olabilecek bazı davranış örnekleri, kendine güvensizlik, derslerde başarısızlık ya da başaramamaktan korkma, okula geç gelme -, okuldan kaçmak, ya da inandırıcı olmayan nedenlerle derslere devamsızlık gibi okula çok erken gelmek ve çok geç ayrılmak, okulda düzenlenen etkinliklere katılmamak olabilir (1)

Cinsel istismara uğramış çocuklarda; davranışlarında aşırılık görülür, aşırı saldırgan veya çekingen çocuklardır. Yetişkinlerin ilgisini çekebilmek için kolayca olumsuz(anti sosyal) ve yanlış davranışlar gösterebilirler. Fark gözetmeksizin herkesten sevgi beklerler, saldırganlık zulmetme hırsızlık gibi antisosyal davranışlar yoğundur. Uyku bozuklukları, oyun oynamaktan çekinme ve gerçek dışı korkuları vardır. Histeri obsesyon, kompülsiyon hipokondria gibi tepkileri vardır, gelecek konusunda beklentileri düşüktür mutsuzdur. Fücur kurbanı olmuş olan yetişkinlerde görülen ciddi cinsel sorunlar doğrudan doğruya cinsel istismara bağlanabilir.

Cinsel istismar mağduru ”Bu beni farklımı yaptı” diye düşünür. Özellikle erkek çocukla cinsellik konusunda kaygı duyarlar. Kızlar da:”Çocuk sahibi olabilecek miyim?” diye düşünür. Hem kızlar hem erkekler ileride kendi çocuklarını istismar edip etmeyecekleri konusunda da kuşkuya kapılırlar. Mağdurlar çoğu zaman sevgi, kabul ve saygıyı kaybetmekten korkarlar (16).Bu çocukların büyük çoğunluğu duygusal ve gelişimsel olarak hasara uğramıştır ve bunu aşmak için uzun süreli etkin terapotik yardıma gereksinimleri vardır (15).